MÜZENİN TARİHÇESİ
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Müzesi, Ruh Hastalarını Readaptasyon Derneği, Yıldız Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Sanat ve Tasarım Ana Sanat Dalı Müzecilik Yüksek Lisans Programı ve Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi işbirliğiyle Nisan 2007’de başlatılan çalışmaların tamamlanmasıyla 26 Haziran 2008 tarihinde kapılarını halka açmıştır. Hastane’nin tarihsel değeri ile psikiyatri, nöroloji ve nöroşirurji alanlarındaki öncülüğünü ve yerini vurgulayarak, kültürel mirasın gelecek nesillere aktarılmasını sağlamayı amaçlayan “Müze”nin çalışmaları öncelikle mekân tespiti ile başladı. Hastanede bulunan eski PTT binasının müze olarak işlevlendirilmesi kararı alındı. Bu binanın sergilemeye uygun ve depreme dayanıklı hale getirilmesi çalışmaları Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından planlandı. Daha sonra içerik ve yöntem belirleme çalışmaları yürütüldü. Bu kapsamda bir taraftan tarihçe araştırması yapılırken, diğer taraftan koleksiyon araştırması ile içerik ve kurgu çalışmaları yapıldı. Müze’nin kuruluş aşamasında Hastane topluluğundan pek çok kişinin de katkısı oldu. Hastane bünyesinde çalışmış ve çalışmakta olan kişiler ile, Bakırköy tarihi üzerine çalışan kişiler ve koleksiyonerlerle sözlü tarih çalışması yapıldı. Bu çalışmalarla bilgi, belge ve nesneler toplanarak kayıt altına alındı.
Müzenin öncelikli hedef kitlesi hastane personeli, hastalar, hasta yakınları, Bakırköy halkı ve tıp dünyasıdır. Hastane, geçmişten günümüze, Bakırköy’ün ayrılmaz bir parçası ve simgesi olmuştur. Bakırköylüler açısından yaşadıkları yerin tarihi, Hastane’nin tarihi olmadan düşünülemez. Psikiyatri, nöroloji ve nöroşirurji alanlarında geçmişte hizmet vermiş, günümüzde de hizmet vermeye devam eden çok sayıda hekim, mesleki gelişiminin önemli bir kısmını Bakırköy’de tamamlamıştır.
Müze, Hastane’nin tıp tarihi içerisindeki yeri ve önemini vurgulayarak topluluğuyla iletişimini güçlendirmektedir. Müze ve etkinlikleri aracılığıyla, Hastane’nin tarihsel değeri konusunda farkındalık yaratılarak, bu değeri yaratan somut ve soyut tüm kültürel mirasın korunmasına yönelik bir bilinç oluşturularak; sahip olduğu kültürel mirasın toplanması, belgelenmesi, korunması ve sergilenerek tanıtılması sağlanmaktadır.
MÜZENİN SERGİLEME ALANLARI
Müzede Hastane’nin tarihi gelişimi “Bimarhane’den Hastaneye” “Bimarhane Taşınıyor”, “Hastane Kuruluyor”, “1930’lu Yıllar”, “1940’lı 50’li Yıllar”, “1960’lı ve 1970’li Yıllar”, “1980’li Yıllar” ve “1990-2000’li Yıllar” ana başlıkları altında kronolojik olarak sunulmaktadır. Her bir bölümde pano metni ile beraberinde o dönemle ilgili eserlerin sergilendiği vitrin yer alır. Tek bir sergileme alanına sahip müzede ayrıca, kronolojik sergileme içerisinde bir bölüm “Başhekimlere” ayrılmıştır. Bu bölümde Ord. Prof. Mazhar Osman’dan bugüne görev yapmış tüm başhekimler ile ilgili bölüm de yer almaktadır. Özgeçmişleri ile birlikte kişisel ve mesleki eşyaları sergilenmektedir.
MÜZE KOLEKSİYONUNUN İÇERİĞİ
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Müzesi, 1924 yılından beri faaliyet gösteren Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin; psikiyatri, nöroloji ve nöroşirurji alanlarındaki öncülüğünü, bu sürece tanıklık eden kültürel mirasının toplandığı, belgelendiği, korunduğu ve sergilenerek sahip olduğu tarihsel ve kültürel değerleri kamusal alanla paylaştığı bir kurum müzesidir.
Müze koleksiyonu, Toptaşı Bimarhanesi ve Hastane’nin Bakırköy’de kuruluşundan bugüne kadarki dönemine ait tarihi ve kültürel değerini yansıtan her türlü bilgi, belge ve nesneyi kapsamaktadır. Koleksiyonun neredeyse tamamı Cumhuriyet dönemine aittir ve Hastanenin tarihi yanı sıra Cumhuriyet dönemi Türk Psikiyatri tarihinden de kesitler sunmaktadır. Müzede koleksiyonunun ancak bir bölümü sergilenebilmektedir.
Koleksiyonun içeriğinde; Hastanede görev yapmış ve hizmet almış kişilerle ilgili veya kullanmış oldukları tıbbi veya kişisel malzemeler, Hastane bünyesinde kullanılmış tıbbi cihazlar, Hastane'nin yönetim, işleyiş ve faaliyetlerine ilişkin kurumsal malzemeler, ruh sağlığı ve sinir hastalıkları ile ilgili teşhis ve tedavi aletlerinin yanı sıra Hastaneye ve tıp dünyasına katkıda bulunan hekimlere ait belgeler ve kişisel eşyalar bulunmaktadır.
Müzenin giriş bölümü, Hastanenin ve Türkiye’deki modern psikiyatrinin kurucusu Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman Uzman'a ve Hastanenin ilk yıllarına ayrılmıştır; Uzman’ın cübbesi, yayınları ve bazı kişisel eşyaları sergilenir. “Başhekimler” Bölümünde; 1924’den günümüze başhekimlik yapan hekimlerin özgeçmişi ve onlarla ilgili yayın, kişisel eşyalar yer almaktadır. Vitrinlerde Hastanenin tarihine ilişkin önemli fotoğraf, belge ve eşyalar yerini alır.
1930’lu yılları içeren bölümde; Üniversite Reformu (1933) sonrasında Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniği’nin Bakırköy’e taşınması, kürsü başkanı olan Mazhar Osman’ın asistanları ve stajyerleriyle olan siyah beyaz fotoğrafları sergilenmektedir. 1930’lu yıllarda cerrahi kliniğinde Hastanenin ilk beyin ameliyatları yapılmış ve daha sonraki yıllarda beyin cerrahisi servisi açılmıştır. Operatör Dr. Hami Dilek’in Bakırköy yıllarına (1932-1949) ait ameliyat defterleri Müze koleksiyonunda yer almaktadır. Bunlar 4.1.1935-28.12.1938, 25.1.1939-26.12.1942 ve 19.1.1943-9.4.1947 tarihlerindeki ameliyatları kapsamaktadır. Sergilenmekte olan ameliyat defteri, Dr. Hami Dilek’in yazdığı 200 ameliyata ait notlar ve bilgilerin yanı sıra vakalarla ilgili detaylı renkli çizimleri içermektedir. Çizimlerle cerrahi yaklaşım şekli ve ameliyat sonunda elde edilen sonuçlar özenle anlatılmıştır. Defterin sonunda yer alan “Umumi Cerrahi ve Nöroşirurji İstâtistikleri”nde 1934 yılına ait genel ameliyat dökümü ve çeşitleri de mevcuttur.
KURUMSAL MALZEMELER
Müzede 1940,50 ve 60’lı yıllara ait Hasta Dosyaları sergilenmektedir. Yatan bir hastanın dosyasındaki bazı belgeler: Hasta duhul varakası, tıbbi müşâhede ve muayene varakası, kefâletnâme, yemin belgesi. 1930’lu yıllara ait Hasta Fihristinde ise, hastanın nerden geldiğini, memleketini ve mesleği gibi hastalara ilişkin bilgilerin kayıt tutulduğu defterdir.
Hastanenin kuruluşundan itibaren meşguliyetle tedavi çalışmaları amacıyla hastalar bağlarda, tarlalarda ve servislerin yapımında çalıştırılmışlardır. 1960’larda hastanede psikiyatrik rehabilitasyon ekibi oluşturuldu ve meşguliyetle tedavi, rehabilitasyon ile mesleki ve sosyal readaptasyon çalışmaları daha sistemli hale getirildi. Daha sonraki yıllarda da bu çalışmalar devam ettirildi. Müzede 1960’lardaki psikiyatrik rehabilitasyon ekibinin çalışmalarına dair fotoğraflar, resim ve el işleri sergisi kitapçıkları (1966, 1963) ile rehabilitasyon etkinliklerinde kullanılan müzik enstrümanları (def, Türk musikisi kemençesi ve rebab) sergilenmektedir.
Hastane çalışanları ile hastaların ortaklaşa çıkarmış olduğu aylık sosyal readaptasyon dergisi olan “Kendi Sesimiz”in bir sayısı sergilenenler arasındadır.
1980’ler bölümünde; 20 Şubat 1980’de başlatılan yardım kampanyası ile ilgili haber kupürü, toplanan bağışlarla açılan Bakırköy Akıl Hastanesi Vakfı’nın Klişesi bulunmaktadır. Hastane bünyesindeki açılışlara, servis çalışanlarına, dispanserlerden açılışlardan, fotoğraflar, gazete kupürleri ve davetiyeler yer almaktadır.
TIBBİ MALZEMELER
Tıbbi Malzemeler bölümünde ise; Yatan Hasta Eczane Birimi’nde 1970’lerden beri korunmuş olan hassas terazi ve vezinleri, İlaçların hazırlanmasında kullanılan seramik ve cam havanlar ve tokmak, ilaç hammaddelerinin saklandığı şişeler sunulmaktadır. Aspirin, Menthol, Saccharine, Oxyde de Zinc, Borax, Caféine pure, Novacain gibi maddelerin bulunduğu şişelerin üzerinde “Türkiye Eczane Sahipleri Cemiyeti”nin etiketi bulunmaktadır. Bu bölümde yaklaşık 30 yıl önce kullanılan Kapsül hap dolum aleti, 1930’lu yıllara ait reçeteler de sergilenmektedir.
Bir psikiyatri müzesinin en önemli eserlerinden biri “Tespit Gömleği ve Kemeri”dir ve müzemizde oldukça ilgi görmektedir. 19. yüzyılın sonundan 21.yüzyılın başına kadar kendisine veya çevresine zarar verme riski olan hastaların tespit edilmesi için giydirilen, halkın “deli gömleği” olarak adlandırdığı gömlektir. Tespit kemeri, kendisine veya çevresine zarar verme riski olan hastaların, ilaç etkisi ortaya çıkana kadar bilek, ayak ve göğüsten tespit edilmesi için kullanılmıştır, günümüzde kullanılmamaktadır. Günümüzde bunlar kullanılmamaktadır.
TIBBİ CİHAZLAR
Sergilenen tıbbi cihazlar arasında Ord. Prof. Dr. Mazhar Osman’ın kullandığı Tonometre Seti, 1950’li Yılların Öncesinde Kullanılmış ‘Reichert’ Mikroskop Oküler Parçası, ‘E.Leitz, Wetzlar’ Binoküler Mikroskop Başlığı ve Parçaları ile ‘Reichert’ Patolojik Preslerin Film Çekim Makinesi yer alır.
Hastanede 1960-77 yılları arasında başhekimlik yapan Faruk Bayülkem’in şırıngası, Kullandığı EKT Cihazı, teşekkür plaketi sergilenmektedir. EKT cihazı, İntihar riski olan, depresif vakalar, katatonik tablolar ve aşırı hareketli olan hastaların tedavisinde kullanılmıştır.
Müze deposunda Hastanenin tarihine ilişkin çok sayıda eser bulunmaktadır. Bunlardan bazıları; göz dibi ve göz içindeki damarların görme sinirinin muayenesinde kullanılan oftalmaskop seti, daktilolalar, tansiyon aletleri, kan basıncını ölçer oscilometre seti, ahşap mikroskop kutuları, kan hücresi sayım cihazı santrifüj cihazı, laboratuvarda 1960’larda kullanılan cam malzemeler, hemoglobin düzeyini sahli yöntemiyle ölçmek için kullanılan hemometre seti.
Koleksiyonun bir bölümünü de “Kişisel Malzemeler” oluşturmaktadır. Mazhar Osman ve diğer başhekimlerin yanı sıra pek çok doktorun mesleki ve özel eşyası koleksiyonda mevcuttur. 1980’lerde Hastanemizde çalışmaya başlayan ve 2000’li yıllarda başhemşirelik görevine getirilen Melahat Akbaş’ın Görevinde göstermiş olduğu üstün gayret ve sağlık hizmetlerine değerli katkılarından dolayı İstanbul Valisi Cahit Bayar tarafından takdim edilen takdirnamesi, hemşire kepi ve personel kimlik kartı sergilenenler arasındadır.
Ziyaretçiler müzede hastanenin tanıtım filmi ile hastanede çekilmiş eski Türk filmlerinden kesitlerin yer aldığı filmi izleme fırsatı bulmaktadır. Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı tarafından 1966’da hazırlanmış olan tanıtım filmi; o yıllardaki hastanenin fiziksel yerleşimi ve faaliyetlerine ışık tutması bakımından önem taşır.